İyon Denizi’nden ayrılan Narda Körfezi’nin girişini oluşturan darboğazın kuzey kıyısında ve bir dilin ucundadır. Venedikliler tarafından kurulduğu söylenir. Bir süre 7 ada ile birlikte Fransızların yönetiminde kalan Preveze, hicri 1214 tarihinde Ali Paşa tarafından Osmanlı İmparatorluğu sınırlarına katıldı. Preveze adı yeni olup İtalyanca “gasp” anlamında olan “prevze”den değişerek gelmektedir ve bu adla anılmasının sebebi, Cezayir korsanlarının yağmaladıkları ganimetleri bu mevkide bölüşmeleri ve paylaştırmalarıdır. Kasaba kara tarafından bir hendekle sınırlandırılmıştır. Söz konusu hendeğin Tepedelenli Ali Paşa tarafından tahkim cihetiyle ve körfez ile denizi birbirine bağladığı ve kasabayı ada haline getirdiğine dair bir söylence vardır. Kasabayı karaya bağlamak üzere hendek üstünde üç adet köprü vardır. İçinde bir iç kale ile bahçe ve biri Tepedelenli Ali Paşa’ya ve diğeri Hanedandan Ahmet Ağa’ya mensup iki adet camii ve biri rüştiye olmak üzere birkaç mektep, iki tekke ve türbe, bir buharlı değirmen ile sabun ve yağ imalatı için birkaç fabrika ve iki tabakhane vardı. Nüfusu 8000 kişiydi. Epir Bölgesinin en işlek limanlarından birine sahip olan Preveze’nin, İstanbul, İyon Adaları, İskenderiye, Trieste ile ticari ilişkileri vardı. Mübadele öncesi nüfusun çoğunluğu Müslüman Arnavut olmak üzere 58.000 kadardı. Sancak, Preveze merkez, Loros ve Mergliç kazaları ile altı nahiye ve 189 köyden oluşuyordu. Merkez kazası, Sancağın güney kesimindedir. Preveze, Loros ve Mergliç kazaları ve denizle çevrelenmiş olup 13.000 nüfusu ve 38 köyü vardı. Mübadelede, Epir Bölgesi Müslümanları Preveze limanından Türkiye’ye sevk edilmişlerdir. Çoğunluğu İstanbul’da Pendik civarına iskân edilmişlerdir. Günümüzde Preveze (Preveza), Epir Bölgesine bağlı Preveza ilinin merkezidir.